bulut_bilisim

1990’larda kullanılmaya başlayan internetin 3G teknolojisiyle her yeri kuşatması ve her yerde kullanılıyor olması yeni bir kavram meydana getirdi: Bulut bilişim.

Popülerliği gittikçe artan bulut bilişim (cloud computing), ana kaynaktaki her türlü bilginin, diğer bilişim aygıtları arasında internet aracılığıyla kullanılmasını ifade etmektedir.

Geleneksel olarak bilişim sistemlerinde işlemin yapıldığı aygıt ile saklandığı aygıt aynı idi. Ancak bulut bilişimde bilginin işlendiği aygıt ile, saklandığı aygıt farklı olabilmektedir. Bu durumdan hareketle, pek çok firma ücretli veya ücretsiz saklama hizmeti verebilir hale geldi. Bu nedenle aygıtlar üzerinde, çok fazla disk kapasitesi gerekmemektedir. Bu durum, aygıtların kısmen ucuzlaması anlamına gelmektedir. Dikkate edilmelidir ki; bulut bilişim, internet alt yapısının her yerde olması ve yaygınlaşmasına paralel olarak gelişen bir hizmet teknolojisidir. Ortada bir fiziksel ürün bulunmamaktadır. Şimdilik çoğunlukla ücretsiz olarak sunulan çevrim içi bulut hizmetleri gelecekte paralı olarak sunulabilir.

Bulut bilişimin sağladığı en büyük avantaj, kullanıcıların belli bir ofise yada fiziksel mekana bağlı kalmadan dünyanın her yerinden bulut bilişim hizmetlerine erişebiliyor olmasıdır. Bulut bilişim özellikle şirketler için verimli bir çalışma ortamı sunuyor olsa da son zamanlarda kişisel kullanıcılar da bulut bilişimden faydalanmaya başladı. Bu nedenle, bulut bilişim teknolojilerinin geleceği parlak görünüyor. Yeni teknolojilerle sürekli zenginleştirilerek geliştiriliyor. Gelecekte kullanım alanlarının daha da genişleyeceğini tahmin etmek zor olmasa gerek.

Geniş açıdan bakıldığında bulut bilişim yeni bir teknoloji sayılmaz. Bazen, bir dosyayı kendi mailinize yükleyip, uzaktan açtığınız olmuyor mu? Eğer bunu en az bir kere yaptıysanız, zaten bulut bilişimi kullanıyorsunuz demektir. Evden, iş yerinden ve hatta 3G sayesinde cep telefonu şebekesinin ulaştığı her yerden internete erişim sağlandığında zaten bir İnternet bulutunun içine girilmiş oluyor. Ancak bulut bilişimi, kullanıcının veri depolama merkezi olarak kendi bilgisayarının hard diski yerine, üçüncü tarafların sahip olduğu devasa çevrimiçi sunucuları kullanmasıdır.

Bu yeni kavram, bulut işletim sistemi adında bir işletim sisteminin de meydana gelmesine neden olmuştur. Bunun en tipik örneği, Google Chrome OS işletim sistemidir. Bu sayede kullanıcı dünyanın neresinde olursa olsun internet bulutuna dâhil olmak suretiyle, bilgisayarı fiziksel olarak yanında olmadan dosyalarını kullanabilmektedir.  Bu yeni durumda, bulut bilişim, sadece bir disk olmaktan çıkmış olup verileri de işleyebilen bir işletim sistemine dönüşmüştür.

Bu çerçevede, en başta bahsedilen, bilgilerin işlendiği yer ile, depolandığı, kaydedildiği yerin farklı olabiliyor olması mantığı tersine de işleyebilmektedir. Buna göre, uzak sunuculardaki işleme programları, kullanıcının girdiği verileri işleyerek, kullanıcının aygıtına depolamasına müsaade etmektedir. Bulut bilişim, sadece uzak bir disk olarak değil, aynı zamanda işletim sistemi sayesinde yazılımları da barındırarak kullanıcıların hiç bir yazılım ve aygıt olmadan dosyalarını işlemesi ve kullanması gibi imkanlar sunmaktadır. Bu duruma bağlı olarak, internetin hızının yeterince artmasıyla kullanıcının hiç bir yazılımı satın alması gerekmeyecektir. Sadece kullandığı ölçüde ücret ödeyebilme şeklinde yeni bir yol geliştirilmiş olacaktır.

Bulut bilişimde, diğer bir konu ise verilerin güvenliğidir. Bulut bilişime yüklenen veriler üçüncü taraf firmaların aygıtlarına yüklenmektedir. Her ne kadar hizmete özel güvenlik bilgileri ve gizlilik protokolleri olsa da yine de veriler kullanıcının elinden çıkmış olmaktadır. Bu nedenle, önemli bilgilerin şifrelenerek (encryption) buluta gönderilmesi önemli bir detaydır. Ancak, bugüne kadar kullandığımız mailler de aynı güvenlik yoksunluğu içerisindedir. Bir maili okumak için açtığınızda mailinizin içerisinde geçen kelimelere göre, tarayıcınızın sağ tarafında firma reklamları gördünüz mü? Mailinizin içerisindeki kelimeleri okumadan aynı konuyla ilgili reklamları tesadüfen sunmuş olabilirler mi?

Kısacası, zaten mail kullanmak suretiyle farkında olmadan yıllardır kullandığımız bulut bilişim, şimdi diğer verilerinizi de aynı sunucularda barındırmak istiyor. Eğer verilerinizin bir gizlilik durumu yoksa, güvenlik gerektirmiyorsa bulut bilişimi kullanmanızda da bir mahsur bulunmamaktadır. Verilerin önem derecesine göre şifrelenerek koyulması daha uygun olacaktır.

Google gibi küresel bir firmanın bulut bilişimi yaygın hale getirmesinin yanında, Microsoft’un Windows Azure bulut işletim sistemi, Apple’ın DropBox’ı ve TTNET’in de NETDİSK gibi uygulamaları bulunmaktadır. Bu bilinenlerin dışında, IBM, HP, Cisco gibi firmaların da bulut bilişim hizmetleri sunduğu bilinmektedir.  Firmaların sundukları bulut hizmetleri genel olarak üç kategoride ele alınabilir. Bunlar;

1)   Bulut uygulamaları,

2)   Bulut platformları,

3)   Bulut alt yapıları şeklindedir.

Bulut hizmeti hangi biçimde olursa olsun, daha az maliyet ve daha fazla verimlilik ve yönetim kolaylığı vb. avantajları açısından çok ikna edici olsa da risk profili, seçilecek olan bulut hizmetine göre önemli ölçüde değişiklik göstermektedir. Burada önemli olanın, seçilecek olan bulut hizmetlerini doğru güvenlik, esneklik ve maliyet ile bir araya getirilebilmesidir.

Bulut bilişimin en belirgin faydası maliyet tasarrufu olmasına rağmen, insanların faaliyet biçimini değiştirebileceği ve böylece, aslında hiç beklenmeyen gizli değerleri ortaya çıkarma potansiyeline sahip olduğu açıktır. Maliyet açısından bakıldığında, yazılım veya disk donanımı satın alma yerine “kullandığın kadar öde” gibi yeni bir yöntem meydana getirmiştir. İnsanların yazılım kullanma alışkanlıklarını değiştirerek, internet erişimli yazılımların daha yaygın olarak kullanılmasını sağlamıştır. Bunun belirgin örneği, eskiden Microsoft Ofisin bir yazılımı olan Power Point satın alınarak yapılan sunumlar çok daha eğlenceli olarak internet üzerinden Prezi adlı yazılımla yapılabilmektedir.

IDC’nin 90 ülkede 900 uzmana dayanarak yaptığı araştırmalara göre, 2009 yılında 17.4 milyar dolar olan bulut bilişim gelirleri, 2013’te 44.2 milyar dolar olarak tahmin edilmektedir. Bulut bilişimdeki ürün ve hizmetlerin dağılımları ise, %15 sunucular, %38 uygulamalar, %15 depolama, %20 alt yapı yazılımları, %13 ise uygulama geliştirme yazılımları şeklindedir. Diğer taraftan, depolama hizmetlerinin payının yıldan yıla arttığı, uygulamaların payının ise azaldığı bilinmektedir.

Özellikle mobil sistemlerin gelişmesi ve gittikçe bilgisayar özellikleri taşıyan cep telefonlarının üretilmesi, bulut bilişime hazırlık aşaması olarak değerlendirilebilir. Tablet bilgisayarlar, iPadler, tablet kadar büyük cep telefonları hepsi bulut bilişim aygıtı olarak kullanılmaktadır.

Sosyal medyanın kullanımı da bir bulut bilişim faaliyetidir. Kullanıcılar, sosyal medya sunucularına pek çok bilgi yükleyebilmekte, hem kendileri hem de paylaştıkları başkaları uzaktan erişebilmektedir. Kullanıcıların %30’u sosyal medya ağlarına mobil aygıtlardan bağlanmaktadır.

2009 senesinde World Economic Forum ve Accenture ün birlikte yaptıkları araştırmaya göre, bulut bilişimin en çok etkileyeceği sektörler tablo 1’deki gibi tespit edilmiştir. Araştırmada anket yapılmış ve sorularda 5’li Likert ölçeği kullanılmıştır. Buna göre en çok etkilenecek sektörler ve ağırlıkları Tablo 1’deki gibi tespit edilmiştir:

Tablo 1: Bulut Bilişimin Etkileyeceği Sektörler

Sektör Etkilenme Oranı (%)
Bilişim Teknolojileri 93
Telekom 92
Medya 91
Eğitim 90
Hükümet 88
Sağlık 86
Üretim 74
Ziraat 40

Bilişim sektöründen ziraat sektörüne pek çok sektör bulut bilişim hizmetlerinden etkilenecek ve iş yapış biçimleri, verimlilikleri, maliyetleri ve yönetim biçimleri değiştireceği görülmektedir.

Bulut bilişim, sadece şirketlerin değil, aynı zamanda insanların da iş yapış biçimlerini, alışkanlıklarını ve satın alma biçimlerini de değiştirecektir. Bu yeni uygulamaya herkesin, her kurumun, her firmanın ve her ülkenin hazır olması gerekir. Aksi halde devletler ve firmalar maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle, rekabet edemez hale gelecek, çalışanlar ise, daha kolay, daha eğlenceli ve ucuz olan yöntemler yerine hala klasik, zor ve pahalı yöntemleri kullanarak kendi kariyerlerini bitireceklerdir.

Ağustos 2012, Kayseri